Bence: "Ekmekler küçük somunlar halinde üretilse, hem ucuz olur hemde tüketilecek kadar alınır."
Neden, fırıncılar ekmeği yiyeceğimiz kadar küçük ebatlarda çıkarmıyor. Ekmekler büyük olunca parçalanıyor sonra parçalar yenilmiyor, çöp oluyor. Hatırlarım eskiden bakkaldan yarım, çeyrek ekmek alırdık. Herkes yiyeceği kadar ekmek alırdı. O zamanlar hem bereket hemde ekmeğe saygı vardı:(
İstanbul Bakkallar Esnaf Odası (İSTBAKO), hazırladığı projeyle ekmekisrafının önüne geçmeye hazırlanıyor.
HAYVANLARA GİDECEK
İSTBAKO, israfı önlemek için, bakkalların müşterilerinden toplayacakları bayat ekmekleri, hayvan barınaklarına ve ihtiyaç sahiplerine ulaştıracak.
İstanbul'daki bakkallar müşterilerinin görebilecekleri bir yere, bayat ekmekle yapılabilen yemek ve tatlı tariflerinin yer aldığı afişler asacak.
250 BİN BAKKAL KATILACAK
İSTBAKO Başkanı İsmail Keskin, ''Her bakkal kendisine gelen müşterisini bu konuda bilinçlendirecek. Onlara vereceğimiz, üzerine bayat ekmekten yapılabilecek yemek tariflerinin yer aldığı afişleri, iş yerlerine asacaklar. Alışverişini yapan müşterilerimiz, bu arada bayat ekmeklerini nasıl dönüştürebileceklerini de öğrenmiş olacaklar. Uygulama İstanbul'da başarılı olursa, Türkiye'de bulunan yaklaşık 250 bin bakkalın da aynı şekilde hareket etmesi için girişimde bulunacağız'' dedi.
Ey oğul! Fayda sağlayacak fırsatları kaçırma. Muhtaç
olduğun şeylere iyice sahip çık. Görülmesini acele ettiğin işlerinde dikkatini
başka taraflara dağıtma. İçinde bulunduğun toplumun âdet ve geleneklerine
saygılı ol. Âhirette seni rüsvay edecek çirkin âdet ve
geleneklerden sakın. Birşeyin neticesini iyice düşünüp hesaba
katmadan yapmakta acele etme.
Ey oğul! Şu kadından uzak dur Huysuz ve karaktersiz kadından sakın. Çünkü
böylesinin dili kocası üzerinde çirkin ve ağırdır. Dünyaya çocuk getirmesi,
yüzündeki haya perdesini açmıştır. Artık ne ev halkından utanır, ne de konu
komşusundan. Böyle kadınlar ne dünyaya yararlar, ne de
âhirete. Bunlar ülfet ve sohbet edilmeye lâyık değildirler. Böylelerinin gizli hali olmaz. Aile sırrını
sokağa dökerler. İyilik ve hayrı çoktan yere gömmüşlerdir. Asık suratlı olarak sabahlar, akşam nerede
olduğu bilinmez. Onun sunduğu bir yudum su şerdir, zehirdir.
Yemeği öfke, konuşması maskedir. Evi perişan, elbisesi kir ve pastır. Yılan
gibi sokar, akrep gibi ısırır. Kocası evet dese, o hayır der. Böylesi
kadınlardan uzak dur. Kadınların bir kısmı da geri zekâlı ve
hantaldır. Ağır canlı ve kıt anlayışlıdır. Kocasını sever, kazancına razı olur;
fakat güneş doğup yükseldiği halde hâlâ sesi duyulmaz. Yemekleri bayat, kapları
kirli ve paslıdır.
Şu kadınla da hayatını kur Kadınların bir kısmı da sevimli ve
merhametlidir. Bereketli ve feyizlidir. Soylu çocuk doğurur. Kendisine her zaman güvenilir. Komşuları
arasında itibarlıdır. Aile sırlarım korur, kimsenin yanında açmaz. Cömerttir, eli açıktır. Bağırıp çağırmaz, alçak
sesle konuşur. Evi ter temizdir. Çocukları çiçek gibi, gönül
alıcıdır. Hayrı süreklidir. Kocası da o nisbette yumuşak huyludur.Namus onun şiarı, terbiye değişmez vasfıdır.
Toplantılarda şunlara dikkat et Ey oğul! 1. Uğradığın bir toplantıda yer alanların
üzerine dikilip durma. 2. Sokak ve caddeleri meclis gibi kullanma. 3. Dükkânları sohbet yeri olarak seçme. 4. Fikrî tartışmada kendini haklı çıkarmak için
inat gösterme. 5. Edep ve terbiyesini yitirmiş patavatsız
kimselerle tartışma. Bir hüküm verirken "şahsî görüşümdür" de. 6. Birşeyi veya bir adamı överken aşırıya gitme. 7. Bir mecliste oturmak istediğin zaman bağdaş
kurup otur. 8. Sakın parmak çatlatma 9. Sakalınla oynama 10. Yüzüğünle meşgul olma. 11. Oturduğun bir yerde, bulunduğun bir
toplulukta dişlerini kürdan ve benzeri şeylerle temizlemeye kalkışma. 12. Burnunla oynama 13. Parmağını burnuna sokma. 14. Yüzüne sinek konarsa yavaşça onu kovmayı
ihmal etme. 15. Esnememeye dikkat et. 16. Halkın seni hafife alacağı söz ve
davranıştan sakın. 17. Bulunduğun topluluk yol gösterici olsun. 18. Sözlerin çok kıymetli bir nesne gibi
paylaşılsın. 19. Güzel sözlere kulak ver. 20. Konuşulan bir sözün tekrar edilmesini
isteme. Bu, onu dinlemediğini gösterir.
Ey oğul! Allah'tan nasıl
korkulması gerekiyorsa öyle kork. Ona kulluk görevini gereği gibi yap. Haram
kıldığı şeylerden mümkün olduğu nisbette kaçın. Allah'ın saadete uzanan
yolundan ayrılma. Hayatını düzene sokan emirlerini sakın ihmal etme ki,
yaşayışın sıhhat bulsun, gözlerin aydın olsun. Çünkü gizli ve
kapalı hiçbir şey Allah'tan gizli ve kapalı değildir.
Babana itaat et Ey oğul! Senin hayatını renk
katmak için güzel belgeler koydum. Onları korur ve dediklerime kulak verir,
günlük yaşayışını ona uydurursan hükümdarların gözleri ve gönülleri sana karşı
ilgiyle dolup taşacaktır. O halde şu anda da,
bundan sonra da babana itaat et.
Boş sözden uzak dur Ey oğul! Aklının hemen kabul
etmeyeceği şeyi söyleme. Lüzumsuz lâftan, çok gülmekten, şaka ve alaya
almaktan, din kardeşinle tartışmaktan sakın. Böyle yapmak
saygıdeğerliği götürür, kin ve düşmanlık kapılan açar.
Ağırbaşlı ol Ey oğul! Ağırbaşlı,
terbiyeli, saygılı ve nezaketli olmaya çok dikkat et ve itina göster. Ancak
böyle yaparken gurura kapılma. Sonra senden bu sıfatla söz edilir. Halka tepeden
bakma. Sonra senden bu sıfatla bahsedilir.
Herkese hoşnut
davran Ey oğul! Dostuna da
düşmanına da hoşnutluk göster. Başkasına eza ve
cefa etmekten kendini alıkoy ve bunu onlardan korkup ürktüğün için de yapma.
Sadece iyi bir huy olduğunu düşünerek öyle davran.
Ortayolu tut Ey oğul! Bütün işlerinde
ortayolu tut. Çünkü işlerin en hayırlısı orta yoldur. Az konuş. Karşılaştığın
her Müslümana selâm ver.
Yürüyüşüne dikkat et Ey oğul! Ölçülü adımlarla
yürü, ayaklarını yerde sürükleyerek yürüme. Sağa sola baka baka yürüme. Etrafı rahatsız
ederek, başını şunun bunun kapısına doğru döndürme.